Please activate JavaScript!
Please install Adobe Flash Player, click here for download

Dental Tribune Turkish Edition No.2, 2016

Yenilik & Uygulama DENTAL TRIBUNE Türkiye Baskısı 8 Kokpit kontrolünün olmadığı ve görüş alanın kötü olduğu bir durumda uçak kullanan bir pilo- tun alegorisini düşünün. Hiçbir şeyin görülemeyeceği kadar ka- ranlık ve pilotun uçağı yönlen- dirmesini sağlayacak hiçbir refe- rans noktası yok. Bu noktada, gökyüzü 2 boyutlu bir dünyadır. Bu senaryo en yetenekli pilotlar için bile korkutucudur: Bilinme- yene yolculuk. İmplant diş hekimliği de, pla- nın cerrahi ve protetik hedeflere uygun olması açısından implan- tın reseptör sahaya doğru şekil- de yerleştirilmesinde benzer zorluklarla karşı karşıyadır. Uy- gun bir implant yerleştirmenin elde edilebilmesi için öngörüle- bilirliğin olması gerekmektedir. Eğitimli bir protez uzmanı olarak, amacım her zaman yük- sek öngörülebilirlik seviyesine ulaşmak olmuştur. İmplant re- septör sahalarını değerlendirir- ken, tedavi planlama sürecinde yukarıdan aşağı kognisyon ihti- yacının farkında oldum. Başka bir ifadeyle, dişler ilk olarak ideal protez pozisyonla- rında görüntülenmekte ve ardın- dan dişlerin amaçlanan en iyi pozisyonuna veya oklüzyonuna göre her bir potansiyel reseptör saha için implantlar planlan- maktadır. Bu adımları kontrol etmediğiniz sürece, süreç varsa- yımlar seviyesinde yönlendirilir ve dolayısıyla tam kontrol ile uçamazsınız. 2 boyutlu bir kemik grafisi- nin ve / veya panoramik radyog- rafisinin 3-boyutlu reseptör sa- hanın boyutsal topografyasının tam olarak değerlendirilmesi için gerekli olan bilgileri sağla- madığı iyi bilinmektedir. Bir analoji olarak gece gökyüzünde birbirine yakın görünen iki yıldız aslında birbirinden ışık yılı uzaktadır. 2 boyutlu radyolojik modali- teler ile ilgili bir başka sorun da, distorsiyon derecelerinin değiş- ken olmasıdır. Ben 2 boyutlu gö- rüntülemede bu tür hatalar ol- duğunu fark ettiğimde, 3 boyutlu görüntülemenin bana implant yerleştirme kontrolünü en iyi şe- kilde optimize etme ve hayati bi- tişik anatomiden kaçınma şansı verdiği sonucuna ulaştım. Son on yıl öncesinde, bu tek- nolojiye erişmenin tek yolu, has- tanızı bir hastanenin radyoloji departmanına veya medikal kul- lanıma uygun bir BT görüntüle- me merkezine yönlendirmeniz- di. Uygulamanın yapıldığı bu mekânlarda, görüntülerin diyag- nostik kalitesini etkileyebilecek, doğru baş pozisyonu, optimum kesit kalınlığı, çözünürlük ve yüksek radyasyon maruziyeti gi- bi bazı süreçlerin kontrolü bizde değildi. Tüm bunlar CBCT tara- ma cihazlarının gelişiyle birlikte değişmiş ve diş hekimliği mesle- ğinde 3 boyutlu teknolojiyi uy- gun maliyetli bir şekilde erişile- bilir yapmıştır. 3 boyutlu görüntüleme tek- nolojisini ilk olarak kullanma gi- rişimim hastamı CBCT taraması için ayrı bir yere göndermek şeklinde olmuştur. Bu, bazı lojis- tik problemler yaratmıştır, şöyle ki zamanı planlanmış olan hasta için yabancı bir tesise gitmesi gerektiğinden zahmetli olmuş- tur. Pek çok hasta, görüntüleme için uzak bir merkeze gitmek gi- bi, fazla sayıda engelle karşılaş- Özel Klinikte CBCT: Kişisel Bir Deneyim Dr. Barry Kaplan, ABD Sayfa 9 DT Resim 1a: Mandibular sağ üçüncü moların mandibular sinire olan yakınlığını gösteren kesitsel görünüm. Resim 1b: Üçüncü taraf bir 3D yazılım (SimPlant® , Materialise Dental) kullanılarak elde edilmiş olan aynı görünüm. Yazılım taramadan elde edilen DICOM verilerini kullanmaktadır Resim 2: Karotis arter kalsifikasyonunu ortaya çıkaran eksenel dilim (sarı oklar). Resim 3a: Mandibuladaki büyük ameloblastomayı gösteren dijital panoramik radyografi (CBCT’den). Resim 3b: Bukkal plaka ameloblastoma tahribatının görüldüğü mandibular sol molar alana ait kesitsel dilim. Resim 4a: Mandibulanın sağ tarafında yer alan büyük bir odontojenik kisti gösteren dijital panoramik radyografi (CBCT’den). Resim 4b: Kist nedeniyle oluşan geniş alan tahribatının görüldüğü sağ mandi- bular molar alana ait kesitsel dilim.

Pages Overview