Please activate JavaScript!
Please install Adobe Flash Player, click here for download

Dental Tribune Turkish Edition

DENTAL TRIBUNE Türkiye Baskısı Bilim & Araştırma 9 releri bu bölgede non-bakteriyel trombotik endokardit (NBTE) oluşumuna neden olur. Ağız içindeki mikroorganizmaların özellikle viridans grubu strepto- kokların ağız içi işlemler ya da günlük rutin aktiviteler sonucu kan dolaşımına katılması ile bu mikroorganizmaların üzerindeki adezin proteinlerin (FimA), NBTE’ye tutunarak proliferas- yon gerçekleştirmeleri sonucu enfektif endokardit oluşur (27). Ağız içinde yapılan işlemler sonucunda gerçekleşen bakteri- yeminin sıklığı, süresi ve şiddeti yapılan işleme göre değişmekte- dir. Bakteriyemi görülme sıklığı- nın diş çekimi sonrası %10-100, periodontal cerrahi sonrası %36- 88, rubber-dam yerleştirilmesi sonrası %9-32, endodontik teda- vi sonrası %10-20 oranları ara- sında değiştiği bildirilmektedir. Günlük rutin aktiviteler ile mey- dana gelen bakteriyeminin gö- rülme sıklığı ise diş fırçalama ve diş ipi kullanımından sonra %20-68, kürdan kullanımı son- rası %20-40, çiğneme sonrası %7-51 olarak belirtilmektedir (20, 27). Ağız hijyeni, var olan peri- odontal hastalığın şiddeti, yapıla- cak ağız içi işlemin şekli bakteri- yeminin sıklığı ve şiddeti üzerin- de etkilidir. Çalışmalar iyi ağız hijyeninin günlük rutin aktivite- ler sonucu gerçekleşebilecek bakteriyemi sıklığını en aza in- dirdiğini göstermektedir. Kötü ağız hijyenine sahip bireylerden alınan pozitif kan kültürlerinde saptanan bakteriyemi oranı ile diş çekimi sonrası saptanan bak- teriyemi oranı birbirine yakındır (20, 27). Guntheroth (11) yemek yeme ve diş fırçalama gibi gün- lük aktiviteler sonucu bireyin bir ay süresince maruz kalabileceği bakteriyemi süresinin 5370 daki- ka olabileceğini, Roberts ve ark. ise bir yıl süresince günde iki ke- re diş fırçalama sonucu gerçek- leşecek bakteriyemi riskinin bir diş çekimi ile oluşabilecek bakte- riyemi riskinden 154.000 kat faz- la olduğunu belirtmişlerdir (19). Bakteriyemi ile kana karışan mikroorganizmaların kalp kapa- ğında hasara neden olması ile enfektif endokardit riski oluşur. Nakona ve ark. kardiyovasküler hastalıklarda oral bakterilerin rolünü incelemişler ve kardiyo- vasküler lezyonlarda bazı peri- odontal patojenlere rastladıkla- rını bildirmişlerdir. Araştırmacı- lar, deneklerden alınan 35 kalp kapağı ve 27 ateromatöz plak örneğini aynı deneklerden alı- nan 32 dental plak örneği ile karşılaştırmışlar ve s.mutans’ın kalp kapağı dokusunda %68,6, ateromatöz plakta %74.1, dental plakta %88.9-100 oranında bu- lunduğunu saptamışlardır. S.sanguinis’in ise dental plakta- ki yoğunluğunun %77.8-85.7 ol- duğunu, bu yoğunluğun kalp ka- pağında %17.1 ve ateromatöz plakta %25.9 oranında olmak üzere daha az yoğunlukta sap- tandığını bildirmişlerdir. Ayrıca, calışmada periodontal bakteri- lerden t.denticola’nın kalp kapa- Sayfa 8DT Tablo III. Enfektif endokarditin yan etkilerini arttıran yüksek risk grubundaki kalp rahatsızlıkları. • Protetik kalp kapağı yerleştirilen hastalar • Tıbbi anamnezinde enfektif endokardit hikayesi olan hastalar • Konjenital Kalp Rahatsızlıkları * - Onarılmamış siyanotik kalp rahatsızlıklarında, palyatif şant hastalarında - Cerrahi müdahale ya da katater müdahalesi ile protetik olarak tedavi edilen konjenital kalp defektlerinde operasyondan son ra 6 ayın geçmediği durumlarda ** - Onarılmış konjenital defektlerde, protetik cihazın takıldığı alanda ya da bu alanın yakınında endotelizasyonu önleyen defekt varlığında • Kardiyak valvulopati geliştiren transplantasyon hastalarında *Bu liste dışında kalan kalp rahatsızlıkları için profilaksi önerilmemektedir. **Protetik materyalin endotelizasyonu operasyon sonrası ilk 6 ay içinde tamamlanır. Sayfa 10DT